top of page

GAZZE’DE DEVAM EDEN SAVAŞIN İNSAN HAKLARI İHLALLERİNE DAİR HUKUKİ DEĞERLENDİRME

  • Yazarın fotoğrafı: Muharrem Kürşat Doğan
    Muharrem Kürşat Doğan
  • 22 Ağu 2024
  • 2 dakikada okunur

Giriş


Gazze’de süregelen çatışmalar, hem uluslararası hukuk hem de insan hakları normları açısından ciddi ihlaller teşkil etmektedir. Bu hukuki metinde, Gazze’de yaşanan savaşın insan haklarına aykırılığına dair uluslararası hukuk çerçevesinde bir değerlendirme yapılacaktır.


I. Sivil Nüfusa Yönelik Saldırılar


Uluslararası insancıl hukuk, özellikle de Cenevre Sözleşmeleri ve Ek Protokolleri, sivillerin savaş zamanında korunmasını esas alır. Gazze’de sivil yerleşim alanlarına yönelik yapılan bombalamalar ve askeri operasyonlar, savaşın taraflarının bu temel hukuki yükümlülükleri ihlal ettiğini göstermektedir.


Özellikle, IV. Cenevre Sözleşmesi’nin 3. maddesi, sivillere ve sivil nesnelere yönelik ayrım gözetmeksizin saldırıları kesinlikle yasaklamaktadır. Gazze’de yapılan saldırılar sonucunda çok sayıda sivilin hayatını kaybetmesi, yaralanması ve yerinden edilmesi, bu yükümlülüğün açık bir ihlali olarak değerlendirilebilir.


II. Aşırı Güç Kullanımı ve Orantısızlık


Uluslararası insancıl hukukta, askeri hedeflere yönelik saldırıların orantılı olması gerektiği, sivillere ve sivil objelere zarar verme olasılığı yüksek olan saldırılardan kaçınılması gerektiği belirtilmiştir. Gazze’deki operasyonlarda kullanılan aşırı güç, askeri hedefler ve siviller arasında yeterli ayrım yapılmadığını göstermekte, bu da orantısızlık ilkesinin ihlali olarak değerlendirilmektedir.


Orantısız saldırılar, Roma Statüsü’nde yer alan savaş suçları arasında sayılmaktadır. Gazze’deki operasyonlar sırasında yapılan saldırıların bu kapsamda değerlendirilmesi mümkündür.


III. Temel İnsan Haklarının İhlali


Gazze’deki savaş, bireylerin yaşam hakkını, güvenlik hakkını, barınma hakkını ve sağlık hakkını ciddi şekilde ihlal etmektedir. Bu haklar, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi gibi uluslararası belgelerde güvence altına alınmıştır. Savaş sırasında sağlık altyapısının tahrip edilmesi, su ve elektrik gibi temel hizmetlerin kesintiye uğraması, bu hakların ihlali olarak değerlendirilmektedir.


IV. Toplu Cezalandırma ve Kuşatma


Gazze Şeridi’nde uygulanan kuşatma ve ablukalar, toplu cezalandırma niteliğinde olup uluslararası hukuka aykırıdır. IV. Cenevre Sözleşmesi’ne göre, bir bölgenin tamamına yönelik toplu cezalandırma uygulamaları yasaktır. Gazze’deki mevcut abluka ve kuşatma, sivil halkın temel insani ihtiyaçlarını karşılamasını engellemekte, bu da toplu cezalandırma yasağının ihlalini oluşturur.


Sonuç


Gazze’de yaşanan çatışmalar, uluslararası insancıl hukuk ve insan hakları hukukunun temel ilkelerini ihlal etmektedir. Sivillere yönelik doğrudan saldırılar, orantısız güç kullanımı, temel insan haklarının ihlali ve toplu cezalandırma gibi uygulamalar, uluslararası toplumun dikkatine sunulması gereken ciddi insan hakları ihlalleridir. Bu bağlamda, uluslararası toplumun Gazze’de yaşanan bu ihlalleri derhal durdurmak ve sorumluları hesap vermeye zorlamak için etkili adımlar atması gerekmektedir.


Uluslararası adalet mekanizmaları, Gazze’de yaşanan insan hakları ihlallerini ve savaş suçlarını soruşturmalı, mağdurlara adaletin sağlanması için gerekli adımlar atılmalıdır.

 
 
 

Comments


bottom of page